EMEL DEMİR

Engellilerden Özür Gününe…

Varlığında yokluğunu fark etmeyip, yokluğunda varlığının kıymetini bilmekmiş INSANLIK. Sol kolumu kaybedince varlık nimetinin kıymetini bildim. Sacımı toplayamayıp, elbisemi giyemediğimde iki elin sesine ve iki elin aslında bir olduğuna o zaman kanaat getirdim. Önce eksik hissettim varlığında bihaber olan ben. 

 

Zaman zaman ağladım kuytu kösede. Zaman zaman gözlerde de anlam varmış dedim. Konuşma sadece dilden çıkıp kulağa varmıyormuş. Acıyan gözlerin de konuştuğunu gözlerimle bulusunca anladım. Sevemedim bir süre bayramları hele de kurban bayramlarını. Çünkü kolumu bir kurban bayramı arifesinde Konya yolunda karı ve beyaz bayramlığımı kana bulayıp, kurban vermiştim. Bir şoför ihmaline… Kırmızının tonunun bu kadar canlı ve bu kadar can yaktığını o zaman anladım ve kustum kırmızıya. Belki sol kolumdu kaybettim ama sol yanımdı beni ayakta tutan. Engelli dediler acıyan gözle baktılar ve eksik görüp yapamaz dediler. İste asıl o zaman anladım engelleri aşma azminin gerekliliğini. Bu bakışlardı beni hırslandıran ve sol elimin yapamadıklarını ayağımla yaptıran. Sasırdılar ayağımla dikiş dikip örgü örmeme ve sasırdılar onların iki eliyle yaptığını ve hatta yapamadıklarını benim tek elle yapmama. 

Evet, buydu öğrencimin yasadığı ve hissettiği ve bana da bunu hissettirip yazdıran sebep. Evet, empati kurabilir hisleriyle hislenebiliriz. Lakin onların bizden beklediği acıyan gözlerle bakmamak ve her şeyi yapabileceklerine inanmaktı. En çok da onları düşünerek kutlanan bu özel güne verilen addı onları üzen. Önce özürlüler günü deyip teshirle ve bu can yakan sözle sahneye koydular ve daha sonra biraz daha yumuşatarak engelliler gününe evirdiler. 

 

Bugünü kutlamaya anlam katan onların neleri başardığı ve onları önemseyip hayati onlara nasıl daha kolay bir yasam haline getirebilmemizdi. Bugünün adini değiştirmekti bizim görevimiz ve bugünü umut yapmaktı niyetimiz. Denir ya bugüne engelliler günü; hatırlatayım dedim sağır olan Beethoven beste ve piyanoya devam etmiş. Ampute oyuncularımız dünya ikincisi ve Avrupa şampiyonu, balık kız Sümeyye(iki kolu da yok) yüzmede altın madalya kazanmış. 

 

Simdi biz bunlara mı engelli deyip bu günü kutluyoruz..

Aklını kullanmaktan ve düşünmekten yoksun olanlardır engelli. Eğer kutlayacaksak engelleri aşanları, engelliler günü diyerek kutlamayalım. Asıl bugün onlara acıyan gözlerle baktığımız için onları eksik gördüğümüz için onların yaşamında engel biz olduğumuz için özürlüler günü olarak değil onlardan özür günü olarak af dilemeli ve onların önünde engel olmaktan vazgeçmeliyiz. Gerçi her koşulda onlar  yine de engel tanımaz kahramanlar… 

 

Engel tanımazlar gününüz kutlu olsun… 

https://www.instagram.com/evimkutuphane

Henüz Yorum yok

İlk yorumu siz yazın.

Yorum Bırakın

E-Mail adresiniz yayınlanmaz.







Yazarın Diğer Makaleleri