HALİL EL

“DİCLENİN HAFIZASI BONCUKLU TARLA: TURİZM VE KALKINMADA NAZAR BONCUĞUMUZ OLSUN!”

• admin
• 16 Mart 2024
• Yazar
• 600 Görüntüleme

Malumunuz Ilısu Prof. Dr. Veysel Eroğlu Barajı tamamlandı ve enerji üretimine başladı. Asıl yapılması gerekenler bundan sonra. Kollar sıvanmalı ve acilen çalışmalara başlanarak "Dicle Havzası Turizm Geliştirme ve Sosyal Entegrasyon" adı altında, bölgenin canlanması ve toplumsal katılımı teşvik eden bir proje başlatılmalı.

Türkiye'nin Güneydoğusunda yer alan Dicle Havzası, tarihi ve doğal güzellikleriyle bize adeta bağışlanmış bir hazine. Ancak şu ana kadar bu potansiyel tam anlamıyla kullanılamadı. Bu bağlamda, "Dicle Havzası Turizm Geliştirme ve Sosyal Entegrasyon Projesi," bölgenin turizm potansiyelini harekete geçirir, toplumsal riskleri azaltır ve dezavantajlı grupları turizmle rehabilite eder, refaha açılan önemli bir kapı olur.

Peki neler yapılmalı?

**Kültürel ve Tarihi Mirasın Restorasyonu ve Tanıtımı:**

Projede, bölgenin derin tarihi ve kültürel mirası yeniden canlandırılmalı ve tanıtılmalıdır. Midyat, Dargeçit Merkez'deki tarihi eserlerin restorasyonu, geçmişin izlerini koruma ve turistlere sunma amacını taşırken, Değirmen Deresi'nin ıslahı ve eski değirmenlerin restorasyonu doğal ve tarihi güzellikleri bir araya getirerek turistler için çekici bir deneyim sunacaktır. Ayrıca, Hasankeyf, Midyat ve Boncuklu Tarla gibi önemli bölgelerin tanıtımı tam anlamıyla yapılarak zengin tarihi ve kültürel potansiyelleri geniş kitlelere duyurulmalıdır.

**Altyapı ve Çevresel İyileştirmeler:**

Projede, Dicle Havzası'nın çevresel sürdürülebilirliği artırılmalıdır. Baraj gölünün çevre düzenlemesi yapılırsa, sadece turizme katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda çevre dostu bir yaklaşımı teşvik eder. Su sporları ve plaj aktiviteleri için gerekli altyapının oluşturulması, turistlerin daha fazla etkinlik yapmasına olanak tanırken, doğal güzelliklerin korunmasına yönelik çevre duyarlılığı artırılmış olur.

**Turistik Alanların Geliştirilmesi:**

Midyat, Hasankeyf ve Boncuklu Tarla gibi önemli bölgeler turistik destinasyonlar haline getirilmeli, tarih boyunca sıcak su havzası olan bölgenin termal potansiyeli için detaylı jeofizik çalışmaları yapılarak havzanın jeotermal turizm ile jeotermal seracılık, balıkçılık potansiyeli değerlendirilmelidir. Dargeçit, Midyat ve Hasankeyf gibi bölgelerde turistik tesislerin yaygınlaşması ve profesyonel yönetimi için planlar yapılmalıdır. Ayrıca, yerel el sanatlarının teşvik edildiği atölyeler, ziyaretçilere bölgenin yerel kültürünü daha yakından görme ve tanıma fırsatı sunmalıdır.

**Turistik Aktiviteler ve Tanıtım:**

Turistik aktiviteler; Dicle Havzası'nın doğal güzelliklerine odaklanmalı, tekne turları, su sporları, balıkçılık ve doğa yürüyüşleri gibi etkinlikler, kamp turizmi, bölgenin sunduğu eşsiz potansiyel yerel ve ulusal kalkınmamıza değerli katkılar yapacaktır. Dijital pazarlama kampanyaları, web siteleri, broşürler ve yemek festivalleri, şenlikler, panayırlar gibi tanıtım faaliyetleri bölgeyi daha fazla nitelikli turistle buluşturur ve yerel lezzetlerini, kültürünü tanıtır.

**Sosyal Entegrasyon ve Ekonomik Kalkınma:**

Proje, dezavantajlı grupları da içerecek şekilde toplumun tüm kesimlerini turizme dahil etmeyi hedef olarak belirlemeli. Köylerde kooperatifçiliği teşvik etmek, yerel ürünlerin pazarlanmasına yardımcı olurken, yerel halkı turizm sektöründe eğitim programlarıyla desteklemeli. Dezavantajlı gruplar için turizm işletmelerinde çalışma fırsatları yaratılması, toplumsal entegrasyonun sağlanmasına büyük katkıda bulunur.

**Sürdürülebilirlik ve Çevre Koruma:**

Projede, çevre koruma ve sürdürülebilirlik ilkelerine büyük önem verilir. Su kaynaklarının korunması ve doğa dostu uygulamaların teşviki, bölgenin doğal güzelliklerini ve ekolojik dengesini gelecek nesillere aktarmanın önemini vurgular. Yeşil enerji kullanımı ve biyolojik çeşitliliğin korunması da önemli katkılar sağlar.

Dicle Havzasının turizm potansiyelini geliştirme ve sosyal entegrasyon mantığıyla, bölgenin turizm potansiyeli tam anlamıyla kullanılabilirse, turizmi canlandırabilir, toplumsal fayda sağ layabilir ve çevreyi korumayı amaçlayan bir vizyon sergilenmiş olur. Dicle Havzasının tam ortasında bulunması nedeniyle konaklama merkezinin Midyat olması gereken bu proje, Mardin, Savur, Ömerli, Yeşilli, Dara, Nusaybin, Beyazsu, Dargeçit ve Hasankeyf'i GAP turlarından bağımsız bir turizm destinasyonu haline getirebilecek büyük bir potansiyele sahiptir. Bu projenin başarısı, idarenin etkin koordinasyonu, sivil toplum işbirliğiyle ve ortak aklın rehberliğinde ülkemizin kalkınma şiirinde saygın bir yer edinecektir.

Bu duygu ve düşüncelerle hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Halil EL

[email protected]